İnsan nedense kendi bakış ve düşüncesinin "en doğru" olduğu yanılgısına düşer ve karşısındakini de buna inandırmaya çabalar.
Bu konuda o kadar ileri gidebilir ki kanıksatma yerini hakarete bırakır.
İlginç değil mi:?
İnananın veya inanmayanın hep söyleyegeldiği söz "okumaktır." Her şey burada durur ve yine yukarıdakiler "düşünmenin, yazmanın ve öğrenmenin" nedense aynı öneme sahip olduğunu söylemezler. "Cahillik" güzel bir vasıf olsaydı dünya kuruldu kurulalı "şiddetli" eleştirilmez ve toplumlar bu konuda "zirveye" çıktıklarında yerle bir olmazlardı. "O gün oldu da, bugün olmaz mı?" Olmayabileceğini düşünmek ve yanlışta ısrar etmek büyük hata olur!..
Kimi sitelerin köşelerinde rastlamanız mümkündür; "Tanrıya yakın olmak ister misin?" şeklindeki reklamlara. Doğruya inandıkta...