16 Ağustos 2016 Salı

Islah olmayanlar?

Tarihsel evrimi içinde insan sürekli arayış içinde olmasına karşın çoğunlukla kanıksamalarını yanlış tercihlerde kullanır olmuştur.
Örneğin kendisine her gönderilen “öğreticiye” kulak verir gibi olmuşsa da “atalarının izinden” yürümek daha kolay gelmiştir.
Çünkü karşı çıkışlarının ana nedeni “atalarının öğretilerini” yenileme gereksinimi duymamış, hakikatten hep uzak kalmaya çalışmıştır.

6 Ağustos 2016 Cumartesi

“Her gelen baktı geçti?”

Her insan kendince kendisini kendi değerleri içinde “alleme” sanır değil mi?
Ama büyük düşünür Yunus Emre bunun ne kadar da yanlış olduğunu şöyle anlatıyor.
“Ekmeksiz zengin olanın,
“Kitapsız bilgin olanın,
“Sermayesi din olanın,
“Rehberi şeytan olmuştur.”

3 Ağustos 2016 Çarşamba

“Daha mı katı?”

İnsan evrende var olan yaratılanların en üstünü iken kendi hataları yüzünden en altlara düşmekte ve eğer bu düşüşten sonra “aklını başına almazsa” yok olup gitmektedir.
Kuşkusuz bu tanımlama da herhangi bir ayırım söz konusu olmamaktadır.
Çünkü insanın okuması, düşünmesi, görmesi, bilmesi, duyması istenmekte yapılamadığında da “sert uyarılar” gelmektedir.

"Tanrıya yakın olmak?"

  Kimi sitelerin köşelerinde rastlamanız mümkündür; "Tanrıya yakın olmak ister misin?" şeklindeki reklamlara.    Doğruya inandıkta...