Bazı değerler ne yazık ki evrim geçirerek gerçek anlamından uzaklaştırılarak "çiklet" anlayışıyla cıvıklaştırılarak sunulur hale getirilirler.
Örneğin "tokluktan gaz yoğunluğu nedeniyle" önlerindeki balkon çıkıntılarına bakmayanlar bir sırtlan ses tonuyla geğirir ve başlar nutuk atmaya.
"Hayvan oğlu hayvanlığının" farkında olmadan "kendine göre insanlık tanımıyla" yine kendi algısına göre bir "sevecenlik" tarifi yapar.
"Yaşam biçimi ve yaşantısına göre" bakıldığında "sahibinin sesi olarak çıkan hırıltıları" insana bunun sahibinin sesine göre "havlayan sadık bir mahluk" olduğu duygusu uyandırır adeta!
İnsanlıktan ya uzak veya uzaklaştırılmış bir mahluk gibidir sanki. Çünkü konuşuyor mu, homurdanıyor mu, yoksa geveliyor mu belli değildir konuşmaları. Zira aklı midesiyle işkembesi arasındaki tercihini aklın ve vicdanın üstüne almıştır.
Seciyesiz ve haysiyetsiz olabilir ama aç ve imkanlardan yoksun kalamaz!
Böyle yalaka tipler için bu ölüm demektir.
Neden mi?
Aklını abonelikle ipoteklemiş, vicdanı kurum kaplı soba bacasının içinden çıkmayan bir hal almış, yalanın peşinden gitmeyi doğru ve doğrulara tercih etmiş bedbahttır bu tipler.
Birde kendi çıkmazlarını örtmek için ya hadise ya da dini terimlere sığınmazlar mı?
Hemde ya öncesinde veya hemen sonrasında bu hastalıklı tiplerden mutlaka bir paragraf bulabilmek mümkün ve bunların "söylediklerine de inanmadıklarını" anımsatır.
Lakin işte oraya hiç yaklaşmazlar, konu kendileri ve kendileri gibi olduğu için!
Hatta kendi aralarında "şu salaklarla ne güzel dalga geçtik, biz asla bu beyinsizler gibi inanacak değiliz" demeye getirdiklerini yine yaşantı biçimlerinden anlayabilmek mümkündür.
Bir zahmet bakın etrafınıza, "size açlığı ve sefaleti tavsiye edenlerin" kendilerinin nasıl bir şatafat hastalığının üyesi olduklarını gözlerinizle göreceksiniz.
Yoksula öğüt olarak söylenen "komşusu açken tok yatan bizden değildir'i" "paran pulun yoksa yanımıza yaklaşma ve ayak altında dolaşma" demeye getirmektedirler.
Fakat İslam ahmaklığı, iki yüzlülüğü, hele yalanı asla tasvip etmez.
Bu olumsuz vasıfları taşıyanlar mı?
Her şeyi hazır beklemeyin canım, biraz zahmet edin.
Emin olun yanıtı çok net bulacaksınız.
Çünkü kaçmaz sizden!.. Kaçmaması gerekir.
Kişinin kendi görmesi çok önemlidir, başkasının tavsiyesi değil...
Örneğin "tokluktan gaz yoğunluğu nedeniyle" önlerindeki balkon çıkıntılarına bakmayanlar bir sırtlan ses tonuyla geğirir ve başlar nutuk atmaya.
"Hayvan oğlu hayvanlığının" farkında olmadan "kendine göre insanlık tanımıyla" yine kendi algısına göre bir "sevecenlik" tarifi yapar.
"Yaşam biçimi ve yaşantısına göre" bakıldığında "sahibinin sesi olarak çıkan hırıltıları" insana bunun sahibinin sesine göre "havlayan sadık bir mahluk" olduğu duygusu uyandırır adeta!
İnsanlıktan ya uzak veya uzaklaştırılmış bir mahluk gibidir sanki. Çünkü konuşuyor mu, homurdanıyor mu, yoksa geveliyor mu belli değildir konuşmaları. Zira aklı midesiyle işkembesi arasındaki tercihini aklın ve vicdanın üstüne almıştır.
Seciyesiz ve haysiyetsiz olabilir ama aç ve imkanlardan yoksun kalamaz!
Böyle yalaka tipler için bu ölüm demektir.
Neden mi?
Aklını abonelikle ipoteklemiş, vicdanı kurum kaplı soba bacasının içinden çıkmayan bir hal almış, yalanın peşinden gitmeyi doğru ve doğrulara tercih etmiş bedbahttır bu tipler.
Birde kendi çıkmazlarını örtmek için ya hadise ya da dini terimlere sığınmazlar mı?
Hemde ya öncesinde veya hemen sonrasında bu hastalıklı tiplerden mutlaka bir paragraf bulabilmek mümkün ve bunların "söylediklerine de inanmadıklarını" anımsatır.
Lakin işte oraya hiç yaklaşmazlar, konu kendileri ve kendileri gibi olduğu için!
Hatta kendi aralarında "şu salaklarla ne güzel dalga geçtik, biz asla bu beyinsizler gibi inanacak değiliz" demeye getirdiklerini yine yaşantı biçimlerinden anlayabilmek mümkündür.
Bir zahmet bakın etrafınıza, "size açlığı ve sefaleti tavsiye edenlerin" kendilerinin nasıl bir şatafat hastalığının üyesi olduklarını gözlerinizle göreceksiniz.
Yoksula öğüt olarak söylenen "komşusu açken tok yatan bizden değildir'i" "paran pulun yoksa yanımıza yaklaşma ve ayak altında dolaşma" demeye getirmektedirler.
Fakat İslam ahmaklığı, iki yüzlülüğü, hele yalanı asla tasvip etmez.
Bu olumsuz vasıfları taşıyanlar mı?
Her şeyi hazır beklemeyin canım, biraz zahmet edin.
Emin olun yanıtı çok net bulacaksınız.
Çünkü kaçmaz sizden!.. Kaçmaması gerekir.
Kişinin kendi görmesi çok önemlidir, başkasının tavsiyesi değil...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder