29 Kasım 2015 Pazar

Rotanız şaşmış demektir?

Günümüzün en büyük kargaşalarından biri sanallıkta takılıp kalmaktan geçmektedir.
Her insanın amacı ve hedefe ulaşmada aracı farklılıklar gösterir.
Kimine göre “para” yaşamın vazgeçilmez unsuru olmakla kalmaz adeta hayat felsefesini oluşturur.
Eğer “paraca” bolluk içinde değilse yaşamının bir tarafı neredeyse yok gibidir!
Oysa…

Oysa ya sağlık?
Bundan daha mı önemsizdir?
Öyle varlıklı insanlar bilirim ki “çok sevdikleri mal varlıklarının” dertlerine çare olamadığını görmüşümdür.
Öyle varlıklı insanlar bilirim ki istediğini ne yazık ki yiyip içememekte sadece çok sevdiği paranın hamallığını yapmakla yetinmek zorunda kalarak yaşamının kalanını bu şekilde tamamlamak zorunda kalmıştır!
Yaşamın sonu gelip kapaklar kapandığında istese de istemese de o çok sevdiği kendine göre tanımlanan “varlıklarından” ayrılmak zorunda bırakılmıştır!
Öyle insanlar tanırım ki bu elde ettikleri varlıklarının paylaşıma düşmesi sonucu paylaşanlar tarafından en ince “hareketlerle” anılır duruma düşürülmekten kurtulamamışlardır!
Ne kendilerinin ahmaklıkları, ne de kapakların altındaki kemikleri bu iltifatlardan kurtulamamışlardır.
Şimdi sorarım sizlere, böyle zenginlik ister miydiniz?
Yine bir başka dikkat çekici konu oldukça mal varlığı edinmiş olanların yaşamda çektiği, hatta “bir deri bir kemikle” dünyadan ayrılmak zorunda kaldıklarını yoksa hiç görmediniz mi?
Onca yüklü harcama yapmalarına karşın hangi dertlerine çare bulabilmişlerdir sizce?
Herkesin ismini bile söyleyemediği “kötü hastalıktan” parayla kurtulanı gördünüz mü?
Ya da fazladan ömür satın alabildiklerini?..
Öyleyse yakınlarınız nerede?
Neden yoklar yanınızda, hiç düşündünüz mü?
Bütün bunlara sahip olmayan ama kendince yeterli kazancına rıza gösterip mutlu yaşayan çoğunlukları görmüyor musunuz?
Herkesin rızkını da siz vermiyorsunuz nasılsa?
Öyleyse bırakın kazanan kazansın nasibine düşeni.
Unutmayın fazla “malın” bu dünyada hesabı olduğu gibi diğer tarafta da muhasebesi hayli zor olabilir!
En iyisi siz, size verilen kadarıyla mutlu olmaya bakın.
Hep yukarılara değil, biraz aşağılara bakın umulur ki şükrünüz artar!
Güzel bir anımsatma olduğunu düşünmekteyim…
Fakat yine de iyi anlaşılabilmesi için biraz “kitap” bilgisinin olması gerektiği kanısındayım.
Yoksa mı?

Rotanız şaşmış demektir!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

"Tanrıya yakın olmak?"

  Kimi sitelerin köşelerinde rastlamanız mümkündür; "Tanrıya yakın olmak ister misin?" şeklindeki reklamlara.    Doğruya inandıkta...